DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)

          Yaklaşık elli yıl öncesinden başlayarak, hekimlerin, psikologların ve eğitimcilerin giderek artan bir şekilde dikkatlerinin yoğunlaştığı, her uzman grubunun kendi konuları açısından yaklaştığı, ülkemizde özellikle son on yıl içerisinde önem kazanan, sıklıkla gündeme gelen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, çocuğun yaşı ve gelişim düzeyine uygun olmayan, dikkat sorunları, aşırı hareketlilik ve isteklerini erteleyememe ile kendini gösteren bir psikiyatrik bozukluktur.

DEHB’ nin üç temel belirtisi vardır.

Dikkat Eksikliği,

Aşırı Hareketlilik,

Dürtüsellik

Bir kişide Dikkat Eksikliği – Hiperaktivite Bozukluğu’ nun varlığından söz edebilmek için, bu belirtilerin; 7 yaştan önce başlamış olması,kalıcı ve sürekli olması, birden fazla ortamda görülmesi (hem ev hem okul) gerekmektedir.

 

DİKKAT EKSİKLİĞİ:

Dikkat süresinin ve yoğunluğunun kişinin yaşına göre olması gerekenden az olmasıdır.

Dikkatinin belirli bir noktaya toplanamaması ve kısaca dağılması

Dağınıklık

Unutkanlık

Eşyaları kaybetme

Dikkatsizce hatalar yapma gibi belirtilerle kendini gösterir.

 

            Temel Sorun: Kişinin belirli bir şeyle ilgilenirken, o sırada içinde gelen başka bir şey yapma isteğine engel olamamasıdır.

–          DEHB olan kişiler ilgilerini normal bireylere göre çok daha hızlı bir biçimde kaybeder, çabuk sıkılırlar ve hemen daha ilgi çekici bir şeyin arayışına girerler.

–          DEHB olan bireylerin dikkat becerileri yaşıtlarının dikkat süresi ve yoğunluğundan daha azdır. Örneğin; DEHB olan 10 yaşındaki bir çocuğun dikkat süresi ve yoğunluğu, 7 yaşındaki bir çocuğun dikkat süresi ve yoğunluğu kadardır.

 

2)    AŞIRI HAREKETLİLİK: Bireyin yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayacak biçimde hareketli olmasıdır.

–          Uzun süreli yerinde oturamama,

–          Çoğu zaman hareket halinde olma,

–          Çok konuşma gibi belirtilerle kendini gösterir.

 

3)    DÜRTÜSELLİK: Bireyin davranışlarının kontrolünde sorun yaşanmasıdır.

–          Acelecilik, isteklerini erteleyememe, söz kesme, düşündüğünü hemen yapma, aklına geleni söyleme, sırasını beklemede güçlük çekme gibi belirtilerle kendini gösterir.

            Temel Nedeni: Kişinin bir şey yapmadan önce düşünmesi gereken süre boyunca durmalarını sağlayan sistemin iyi çalışmamasıdır.

 

            DEHB’ NA EŞLİK EDEN BELİRTİLER

–          Dağınıklık, düzensizlik ( Bir işe kendini yeterince verememek, planlı- düzenli olamamak)

–          Zamanı iyi kullanamamak (her yere geç kalma, sınavları zamanında bitirememe)

–          Dalgınlık, hayal kurmak (Kendilerine sıkıcı gelen ortamlarda, ya da ilgilerini çekmeyen bir işi yaparken dalgın, yarı uykuda gibi olabilirler)

–          Koordinasyon güçlükleri (Motor becerilerde sorunlar olabilir. En sık görülen ince motor beceri sorunu el yazısına ilişkin sorundur. Kalem tutmada, yürümede, koşmada sorunlar vardır.)

 

–          Bellek sorunları:

Temel Sorun: Söylenen şeyin o sırada dikkat alanına girmediği için öğrenilmemesidir; unutkanlık, özellikle çocuklardan bir şey yapmalarını istendiğinde, dikkatleri dağınıkken bir şey anlatıldığında ya da birkaç komut bir arada söylendiğinde yaşanır.

–          Uyku sorunları:

–          Sosyal ilişki sorunları: Bu çocuklar sosyal ipuçlarını yanlış değerlendirdikleri, yapacakları şeyin sonucunu düşünmeden yaptıkları, söyleyecekleri şeyin karşısındakini nasıl etkileyeceğini düşünmeden söyledikleri için sorunlar yaşarlar.

–          Özgüven ve özsaygının azalması: Okul başarısızlıkları, aile arkadaş ilişkilerinin iyi olmaması, sürekli uyarılmaları, eleştirilmeleri, olumsuz geri bildirimler sonucu kendilerine güven ve saygıları zedelenir.

–          Saldırgan davranışlar: Temel belirtilerden birisi değildir. Tam tersine sıcakkanlı, sevecen kişilerdir. Fakat dürtüsellikleri sonucu öfke kontrolünde sorun yaşayıp, bazen çevrelerine zarar verebilirler.  

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, sadece çocukluk yıllarında görülebilen yaş ilerledikçe azalan ve kendiliğinden düzelen bir bozukluk değildir. Bu bozukluğu olanların % 80’nin ergenlik döneminde de bu bozukluğun belirtilerini göstermeye devam ettikleri görülmüştür. Bu çocukların %35- 65 bölümünün de erişkinlikte bozukluğun belirtilerini taşıdıkları belirlenmiştir. Bu bozuklukta; hareketlilik çoğunlukla ilk 10 yıl içerisinde sorun yaratırken yaş ilerledikçe azalabilmektedir. Ancak dikkat sorunu; okula başlamadan önce fark edilmeyip önemsiz görülse de, çocuğun okul yaşamına başladığı zamandan itibaren sorun yaratmaktadır. Bunun yanı sıra sosyal ve duygusal alanlardaki zorluklar, ilk çocukluk çağından itibaren değişik sorunlara yol açmakta ve yetişkinlik çağında daha da etkili olmaktadır. Tedavi edilmediğinde, yetişkinlik yıllarında alkol ve madde bağımlılığı, anti sosyal kişilik, depresyon, anksiyete gibi pek çok psikiyatrik bozukluklara, ciddi eğitim sorunlarına, davranış sorunlarına yol açabilmektedir. Kısacası DEHB, basit, gelip geçici bir yaramazlık veya dikkat dağınıklı olarak değerlendirilmemelidir.

DEHB erken çocukluk döneminde başlayıp yaşam boyu devam eden bir bozukluktur.

 

DEHB’ NİN DEĞİŞİK DÖNEMLERDEKİ BELİRTİLERİ

Bebeklik döneminde görülen belirtiler;

  •         Huzursuzluk, gerginlik
  •         Kolay ağlama, zor sakinleşme
  •         Aşırı hareketli olma
  •         Dış uyaranlara aşırı tepki verme
  •         Uyku sorunları

 

Okul öncesi dönemde görülen belirtiler;

Evde,

  •         Devamlı hareket etme, atlama, zıplama, tırmanma,
  •         İsteklerini erteleyememe,
  •         Sürekli ilgi odağı olmak isteme, bunu sağlayacak şeyler yapma,
  •         Sık sık oyun değiştirmek,
  •         Bir şeyle çok kısa süre ilgilenme,
  •         Çok konuşma,
  •         Sürekli bir şey sorma, yanıtları dinlememe,
  •         Sakarlık,
  •         Az uyuma,

Anaokulunda;

  •         Faaliyetleri tamamlayamama, yarım bırakma,
  •         Kurallara uymama, sırasını bekleyememe,
  •         Sakince yerinde oturamama,
  •         Arkadaşlarını itip- kakma, vurma,
  •         Bağırma çağırma, çok konuşma

 

İlkokul döneminde görülen belirtiler;

  •         Sakin sessiz sırada oturamama
  •         Dersi dikkatlice dinleyememe, etrafı ile ilgilenme
  •         Sorulan sorulara sonunu beklemeden yanıt verme
  •         Verilen görevleri tam olarak yerine getirememe,  yarım bırakma
  •         Sınavlarda dikkatsizce hatalar yapma 
  •         Eşyalarını kaybetme
  •         Dağınıklık, düzensiz defter tutulması
  •         Akademik başarısının kapasitesi altında olması
  •         Yaşıtlarıyla ilişki sorunları
  •         Ev ödevlerini alamama, eksik olması, tamamlamada zorlanma
  •         Sınıf içinde dikkati dağıtacak şeyleri yapma

Ergenlik döneminde görülen belirtiler;

  •         Aşırı hareketlilikte kısmen azalma
  •         Akademik başarının daha ciddi düzeyde sorun olması
  •         Uzun süreli dikkat gerektiren işlerden kaçınma
  •         Ders çalışmama, ödev yapmama
  •         İlişkilerde sorunlar (arkadaş- aile- öğretmenler)
  •         Benlik algısında azalma
  •         Depresyon
  •         Duygu- durum bozuklukları

 

GÖRÜLME SIKLIĞI

  •         DEHB, ilköğretim çocuklarının %3-5’ inde, yani; her 20-30 çocuktan birisinde görülmektedir. Bu her sınıfta en az 1-2 çocukta var anlamına gelir.
  •         Türkiye’ de ( 2000 istatistiklerine göre ) ilköğretimde 1 milyon öğrencide DEHB’ nin görülme olasılığı vardır.
  •         Erkeklerde görülme sıklığı, kızlara oranla 2-6 kat fazladır.

 

Nedenleri;

Nedeni kesin olarak bilinmiyor. Sorumlu olduğu düşünülen bazı etkenler var.

  •         Kalıtım, genetik nedenler; ( DEHB olan çocukların anne- babalarında benzer belirtiler olma 

oranı normal çocuklara oranla 2-8 kat fazla, kardeşlerde 2-3 kat daha fazla) genetik çalışmalara göre sorumlu olduğu düşünülen bazı genler var. (DrD4, DrD2)

  •         Beyindeki yapısal işlevsel farklılıklar;
  •         Çevresel nedenler; Direk olarak DEHB’ a neden olamaz, genetik yatkınlığı olan bireylerde riski artırır.

–          Doğum öncesi ( gebelikte alkol, sigara, ilaç kullanma)

–          Doğum sırasında (erken doğum, komplikasyonlar)

–          Doğum sonrası ( hastalıklar, kurşun gibi maddelere maruz kalma)

 

Tanılama;

Ülkemizde DEHB olan çocukların tıbbi tanısı, çocuk- ergen ruh sağlığı ve hastalıkları kliniğinde 

konulmakta ve bu tanıya göre de, rehberlik ve araştırma merkezi müdürlüklerinin, özel eğitim bölümünde değerlendirilerek eğitsel olarak tanılanmaktadır. DEHB olan çocuklar alınan eğitsel tanılama ve yöneltme kararı sonucunda, gerek görülmesi durumunda kaynaştırma eğitimine tabi tutulmaktadır.

Tüm psikiyatrik bozukluklarda olduğu gibi erken tanı çok önemlidir. Okul öncesinde çocuğun aşırı hareketliliği yaramazlıkla, dürtüselliği sabırsız olmasıyla açıklanıp geçilmemektedir. Fakat asıl sorun çocuk okula başladığında kendini gösterir. Öğretmenlerince, arkadaşlarınca tembel, ilgisiz, sakar diye nitelendirilen, sürekli dışlanan, eleştirilen bu çocuklarda düşük benlik algısı sonucu, huzursuzluk ve kaygı belirtilerinde artma gösterir. Okul ve derslere karşı oluşan tepki nedeniyle okulu reddetme ve okul korkusu, okul başarısızlığı gibi sorunlar sık olarak görülür. Bu sorunların aşılmasında en önemli nokta, okuldaki rehberlik uzmanlarının ve öğretmenlerin bu çocukların özellikleri, bilişsel gelişimleri ve okul başarıları hakkında bilgilendirilmesidir.

 

         Tedavi ve eğitim;

         DEHB, genellikle başa çıkılabilen bir durumdur. Tedavi için altın dönem okul öncesi ve okul çağının ilk yıllarıdır.

İlaç tedavisi; en fazla kullanılan ilaçlar, stimulan denilen ilaç grubudur. Bu ilaçların, %50-95 oranında, 6-12 yaş DEHB tanılı çocuklarda akademik başarıyı arttırma, davranış sorunları ve sosyal ilişkileri düzeltmede başarılı olduğu araştırmalarda kanıtlanmıştır.

 

İlaçlar, davranış kontrolünden sorumlu olan sistemlerin çalışması için gerekli olan kimyasal maddelerin beyindeki miktarlarını düzenler. İlaçlarla dikkat süresi- yoğunluğu artan, davranış kontrolü sağlanır.

İlaçlar, çocuk psikiyatrilerinin kontrolünde kullanılır. 

 

Özel Eğitim Programı;

DEHB olan çocuklarda erken tanı çok önemlidir. Bozukluk ne kadar erken tanılırsa eğitimden yararlanma o denli etkili olur. 

Okul öncesi çocuklar grup çalışmalarıyla sırasını bekleme, yönergeleri izleme, karşısındakini dinleme, ilişki kurma, oyun kurallarına uyma gibi becerileri kazanabilirler. İlköğretime başlanıldığında pek çok sorun çözümlenmiş olur. Okul döneminde, DEHB tanısı olan çocuklar, akademik destek programı oluşturularak bireysel eğitime alınırlar. Rahat, stressiz bir ortamda, başarının ölçüleceği kaygısı yaşamadan, öğrenmenin oluşması için gerekli olan dikkat, algı ve organizasyon gibi yetenekleri geliştirmeye yönelik çalışmalar uzman kişilerce yapılır. Okul başarısızlığına yol açabilen, düşük benlik algısı geliştiren çocuklara teropatik yaklaşımlar kendine güven duygusu kazandırır. Özel öğrenme bozukluğu görülen DEHB olan çocuklarla özel geliştirilen materyaller ve programlar uygulanarak bu sorun aşılır.

DEHB tanısı olan çocukların özel eğitimlerinde uzman kişiler, çocukların ailesi, okul rehberlik öğretmeni, sınıf öğretmeni ve tanı koyan çocuk psikiyatristleriyle gerekli eşgüdümü sağlayarak tedavide önemli rol oynarlar.

 

Kaynaklar;

1)      Dikkat Eksikliği, Hiperaktivite Bozukluğu; Uzm. Dr. Eyüp S.ERCAN, Prof. Dr. Cahide AYDIN, Gendaş yay. 1999 İst.

2)     XI. Ulusal Psikoloji Kongresi, Candan ERTUBEY 23.09.2000

3)     Nöropsikiyatri Dergisi cilt 30 sayı 1

4)     Dikkat Eksikliği, Hiperaktivite Bozukluğu; Dr. Özlem SÜRÜCÜ, Prof. Dr. Ferhunde ÖKTEM

5)     www.yankı yazgan.com pediatri toplantısı, Lefkoşa 2007-05-30

6)     3-18 yaş grubundaki DEHB olan çocukların eğitimleri projesi Pedegog Ümran KORKMAZER